Basit yargılama usulü-Seri yargılama usulü-Kamu davasının açılmasının ertelenmesi

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve Seri Muhakeme Usulü

Ceza mahkemelerindeki iş yükünün ve yıllar süren yargılamanın önlenmesi için dosyanın savcılık aşamasında sonuçlandırılması hedeflenmektedir. Seri yargılama usulünde savcılık cezayı belirler ve savcılık tarafından belirlenen ceza müdafi huzurunda şüphelinin seri yargılamayı kabul etmesi ile mahkeme tarafından onaylanır.

Seri muhakeme usulü, kamu davasının açılmasının ertelenmesi hükümlerinin uygulanmadığı hallerde devrede olacağından kamu davasının açılmasının ertelenmesini hatırlamak gerekir.

  Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için;

  • Suçun uzlaştırma ve önödeme kapsamında olmaması,
  • Üst sınırı 3 yıl ve daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan olmalı,
  • Şüphelinin daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması,
  • Suç nedeniyle oluşan zararın giderilmesi

Koşullarının bulunması ve kişinin yeniden suç işlemeyeceği kanaati uyandırması halinde 5 yıl süre ile kamu davasının açılması ertelenebilir.

5 yıl denetim süresi sonunda kişi kasıtlı bir suç işlememiş ise kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir ve dosya kapanır.

Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilemeyen suçlar;

a)Suç işlemek için örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları ile örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar,

b) Kamu görevlisi tarafından görevi sebebiyle veya kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen suçlar ile asker kişiler tarafından işlenen askerî suçlar,

c) Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar, hakkında uygulanmaz.

Seri muhakeme usulü nedir? Nasıl ve kim teklif eder?

Yukarıdaki anlatılanlar kapsamında, Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği hallerde yargılamanın hızlanması için seri muhakeme usulü öngörülmüştür.

Öncelikle bu usulün ne zaman uygulanacağını tespit etmek gerekir. Seri muhakeme usulü mağduru kamu olan, kabaca bir tabirle belirli bir kişiyi mağdur olarak gösteremeyeceğimiz durumlarda devreye girecektir. Bir kişinin mağdur olduğu, şikayetçi olduğu durumlarda, ön ödeme ve uzlaştırmaya tabi suçların işlenmesi halinde seri yargılama usulü uygulanamaz.

Delillerin toplanmasından sonra cumhuriyet savcısı veya kolluk görevlileri, seri muhakeme usulü konusunda şüpheliyi bilgilendirir. Şüpheli müdafi huzurunda, cumhuriyet savcısının teklifini kabul ederse, cumhuriyet savcısı, şüpheli hakkında seri muhakeme usulünün uygulanmasını yazılı olarak görevli mahkemeden talep eder.

Cumhuriyet savcısı, uygulanmak istenen cezayı belirler ve mahkemeden talep eder. Ancak suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında tespit edeceği temel cezadan yarı oranında indirim uygulamak suretiyle talepte bulunması gereklidir. Seri muhakeme usulünün uygulanmasının avantajı temel cezadan yarı oranında indirim yapılmasıdır.

Savcının cezayı belirlediği ancak hükmü mahkemenin kurduğu farkı gözden kaçırılmamalıdır.

Cumhuriyet savcısı TCK 50 maddesine göre cezayı seçenek yaptırımlara çevirebilir ya da TCK 51 kapsamında cezayı erteleyebilir.

Şartları sağlaması durumunda CMK231 maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da karar verilebilir.

Seri muhakeme usulünün uygulanması şüphelinin kabulüne bağlıdır. Şüpheli kabul ederse mahkeme tarafından seri muhakeme usulünce cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda hüküm kurulur. Yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik halinde seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır.

Suçun iştirak halinde işlenmesi durumunda tüm şüphelilerin bu usulü kabul etmesi gerekecektir.

Suç eşyasının müsaderesi de önemli bir konu olarak karşımıza çıkar. Kişinin kaçak petrol getirmesi halinde geminin, kaçak sigara getirmesi halinde otobüsün müsaderesi söz konusu olacaktır. Suç eşyasının müsadere edilmesi ise cezadan daha büyük bir yaptırım olarak karşımıza çıkar. Bu halde, suç eşyasının müsaderesine dahil özel usulün uygulanması mutlaka talep edilmelidir. Suç eşyası yönetmeliği

Hükme karşı sadece itiraz yolu öngörülmüştür.

Seri muhakemede istinaf ve temyiz kanunyolu mümkün değildir. Ancak hakimin talebi reddetmesi durumunda cumhuriyet savcısı veya şüphelinin itirazı mümkündür. Seri yargılama usulü sonunda çıkacak karara karşı itiraz yolunu tükettikten sonra ancak kanun yararına bozma kapsamında adalet bakanlığına başvurabilmek mümkün görünmektedir.

Mağdurun itirazı öngörülmemiştir. Seri muhakemeye tabi suçlar genellikle kamuya karşı işlenen suçlar oluştuğundan, suçtan zarar gören bir kişinin çıkarak itiraz etmesi pek muhtemel değildir. Ancak, başkalarının kimlik bilgilerini kullanmak gibi bir suçta, kimlik bilgileri kullanılan kişi mağdur olacağından mağdurun itiraz edebileceği kanaatindeyiz.

Düzenlemenin anayasaya aykırı olduğu, hakimin denetiminin şekli olduğu ve kısıtlı olduğu, hakimin görevinin noterlik vazifesi ile kısıtlandırıldığı şeklinde eleştiriler yapılmaktadır. HAGB şartları oluşan seri muhakemeye tabi bir suçta cumhuriyet savcısının HAGB uygulanmasının talep etmemesi durumunda hakimin bunu resen uygulaması mümkün görünmemekte uygulamada sorunlara yol açmaktadır.

Bir görüş ise, kişi beraat edeceğinden eminse cumhuriyet savcısının seri muhakeme teklifini kabul etmeyerek yargılamada beraat edebileceği dolayısıyla teklifi kabul ettikten sonra verilecek hükmün istinaf veya temyiz edilememesinin kendi içinde doğal bir mantığı olduğunu savunmaktadır.

Seri yargılamaya tabi bir suç, hukuk mahkemesine dayanak olur mu?

Yargılama sonucunda maddi gerçeğin ortaya çıkarılması ile haksız fiiller hukuk mahkemesine dayanak oluşturur. Seri yargılama usulünde ise savcı suç isnat etmekte, şahıs ise yargılanmaktan korktuğu veya çekindiği için mevcut koşulları kabul edebilmektedir. İşbu sebeple hukuk mahkemesine delil oluşturmaması gerektiği şeklinde görüşler mevcuttur.

Seri muhakeme usulünde suç sayısı sınırlaması var mıdır?

Suç sayısı bakımında bir sınırlama getirilmemiştir. Birden çok suç işlendiyse seri muhakemeye tabi olanlar ayrılır ve seri muhakeme kapsamında değerlendirilebilir.  

blank
blank

İLGİLİ MEVZUAT

Seri muhakeme usulü

MADDE 250- (1) Soruşturma evresi sonunda aşağıdaki suçlarla ilgili olarak kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme usulü uygulanır:

a) Türk Ceza Kanununda yer alan;

  1. Hakkı olmayan yere tecavüz (madde 154, ikinci ve üçüncü fıkra),
  2. Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması (madde 170),
  3. Trafik güvenliğini tehlikeye sokma (madde 179, ikinci ve üçüncü fıkra),
  4. Gürültüye neden olma (madde 183),
  5. Parada sahtecilik (madde 197, ikinci ve üçüncü fıkra),
  6. Mühür bozma (madde 203),
  7. Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan (madde 206),
  8. Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama (madde 228, birinci fıkra),
  9. Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması (madde 268),

suçları.

b) 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 13 üncü maddesinin birinci, üçüncü ve beşinci fıkraları ile 15 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen suçlar.

c) 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 93 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen suç.

d) 13/12/1968 tarihli ve 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde belirtilen suç.

e) 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun ek 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde belirtilen suç.

(2) Cumhuriyet savcısı veya kolluk görevlileri, şüpheliyi, seri muhakeme usulü hakkında bilgilendirir.

(3) Cumhuriyet savcısı tarafından seri muhakeme usulünün uygulanması şüpheliye teklif edilir ve şüphelinin müdafii huzurunda teklifi kabul etmesi hâlinde bu usul uygulanır.

(4) Cumhuriyet savcısı, Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen hususları göz önünde bulundurarak, suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında tespit edeceği temel cezadan yarı oranında indirim uygulamak suretiyle yaptırımı belirler.

(5) Dördüncü fıkra uyarınca sonuç olarak belirlenen hapis cezası Cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları bulunması hâlinde Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesine göre seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya 51 inci maddesine göre ertelenebilir.

(6) Bu maddeye göre belirlenen yaptırımlar hakkında, Cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları bulunması hâlinde 231 inci madde kıyasen uygulanabilir.

(7) Bu madde kapsamında yaptırım uygulanması, güvenlik tedbirlerine ilişkin hükümlerin uygulanmasına engel teşkil etmez.

(8) Cumhuriyet savcısı, şüpheli hakkında seri muhakeme usulünün uygulanmasını yazılı olarak görevli mahkemeden talep eder. Talep yazısında;

a) Şüphelinin kimliği ve müdafii,

b) Mağdur veya suçtan zarar görenlerin kimliği ile varsa vekili veya kanuni temsilcisi,

c) İsnat olunan suç ve ilgili kanun maddeleri,

d) İsnat olunan suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,

e) Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,

f) İsnat olunan suçu oluşturan olayların özeti,

g) Üçüncü fıkrada belirtilen şartların gerçekleştiği,

h) Belirlenen yaptırım ile beşinci ve altıncı fıkra uygulanmış ise bunlara ilişkin hususlar ve güvenlik tedbirleri,

gösterilir.

(9) Mahkeme, şüpheliyi müdafii huzurunda dinledikten sonra üçüncü fıkradaki şartların gerçekleştiği ve eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu kanaatine varırsa talepte belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kurar; aksi takdirde talebi reddeder ve soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla dosyayı Cumhuriyet başsavcılığına gönderir. Mazeretsiz olarak mahkemeye gelmeyen şüpheli, bu usulden vazgeçmiş sayılır.

(10) Seri muhakeme usulünün herhangi bir sebeple tamamlanamaması veya soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi hâllerinde, şüphelinin seri muhakeme usulünü kabul ettiğine ilişkin beyanları ile bu usulün uygulanmasına dair diğer belgeler, takip eden soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde delil olarak kullanılamaz.

(11) Suçun iştirak hâlinde işlenmesi durumunda şüphelilerden birinin bu usulün uygulanmasını kabul etmemesi hâlinde seri muhakeme usulü uygulanmaz.

(12) Seri muhakeme usulü, yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik hâllerinde uygulanmaz.

(13) Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle şüpheliye ulaşılamaması hâlinde, seri muhakeme usulü uygulanmaz.

(14) Dokuzuncu fıkra kapsamında Cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda mahkemece kurulan hükme itiraz edilebilir.

(15) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

BASİT YARGILAMA USULÜ

Basit yargılama, uzun süren tebligat süreçleri duruşma günü beklemenin önüne geçilmek için getirilmiştir. Kanun basit yargılama usulünü detaylı açıklamıştır.

Basit yargılama usulü yukarıda anlatılardan farklı olarak kovuşturma aşamasında yani ceza davası açıldıktan iddianame kabul edildikten sonra karşımıza çıkacaktır. Yazılı yapılacak yargılama savunma verilmesinde fayda bulunur.

Adli para cezasında parasal bir sınır ayrımına gidilmemiştir.

Basit yargılamaya tabi bir suç ile tabi olmayan bir suç bir arada işlendiyse artık basit yargılama usulü uygulanamaz.

Basit yargılamada sanığa bu usulün uygulanması için teklifte bulunulmaz, aydınlatma yapılmaz.

Basit yargılama usulü

CMK Madde 251

MADDE 251- (1) Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.

(2) Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece iddianame; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususu da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir.

(3) Beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın, Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesi dikkate alınmak suretiyle, 223 üncü maddede belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.

(4) Mahkemece, koşulları bulunması hâlinde; kısa süreli hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya hapis cezası ertelenebilir ya da uygulanmasına sanık tarafından yazılı olarak karşı çıkılmaması kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir.

(5) Hükümde itiraz usulü ile itirazın sonuçları belirtilir.

(6) Mahkemece gerekli görülmesi hâlinde bu madde uyarınca hüküm verilinceye kadar her aşamada duruşma açmak suretiyle genel hükümler uyarınca yargılamaya devam edilebilir.

(7) Basit yargılama usulü, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri ile soruşturma veya kovuşturma yapılması izne ya da talebe bağlı olan suçlar hakkında uygulanmaz.

(8) Basit yargılama usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde uygulanmaz.

Basit yargılama usulünde itiraz

Madde 252 – (Mülga: 2/7/2012-6352/105 md.) (Başlığı ile Birlikte Yeniden

Düzenleme:17/10/2019-7188/25 md.)

(1) 251 inci madde uyarınca verilen hükümlere karşı itiraz edilebilir. Süresi içinde itiraz

edilmeyen hükümler kesinleşir.

(2) İtiraz üzerine hükmü veren mahkemece duruşma açılır ve genel hükümlere göre

yargılamaya devam olunur. Taraflar gelmese bile duruşma yapılır ve yokluklarında 223 üncü

madde uyarınca hüküm verilebilir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu husus yazılır.

Duruşmadan önce itirazdan vazgeçilmesi hâlinde duruşma yapılmaz ve itiraz edilmemiş sayılır.

(3) Mahkeme, ikinci fıkra uyarınca hüküm verirken, 251 inci madde kapsamında basit yargılama

usulüne göre verdiği hükümle bağlı değildir. Ancak, itirazın sanık dışındaki kişiler tarafından yapıldığı

hâllerde 251 inci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca yapılan indirim korunur.

(4) İtiraz üzerine verilen hükmün sanık lehine olması hâlinde, bu hususların itiraz etmemiş olan diğer

sanıklara da uygulanma olanağı varsa bu sanıklar da itiraz etmiş gibi verilen kararlardan yararlanır.

(5) İkinci fıkra uyarınca verilen hükümlere karşı genel hükümlere göre kanun yoluna başvurulabilir.

(6) Birinci fıkradaki itirazın, süresinde yapılmadığı veya kanun yoluna başvuru hakkı bulunmayan

tarafından yapıldığı mahkemesince değerlendirildiğinde dosya, 268 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca

itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderilir. Mercii bu sebepler yönünden incelemesini yapar ve kararını

gereği için mahkemesine gönderir.

blank

Yorum Bırakın

Recent Articles

blank
Nisan 18, 2024
Bekçi Durdurup Kimlik Sorabilir Mi?
blank
Nisan 18, 2024
Trafik Cezasına Karşı Dava Açmak Ödemeyi Durdurur Mu?
blank
Nisan 18, 2024
Selektör Cezası ve İptali
blank
Nisan 17, 2024
Halı Silkeleyen Üst Komşuyu Nasıl Hapse Attırırız?
blank
Nisan 16, 2024
Dedeye Karşı Nafaka Davası Açılabilir Mi?
blank
Nisan 9, 2024
Avukatın Ofisine Gidip İcra Borcu Öderken Dikkat Edilecekler
blank
Nisan 9, 2024
İcra Borcum Var Ne Yapmam Gerekir?
blank
Nisan 8, 2024
Eşcinsel Dolandırıcılığı Tuzağı Gay Gibi Şantaj ve İfşa Suçu
blank
Nisan 4, 2024
Kredi Kart Aidat İadesi Nasıl Alınır?
blank
Nisan 3, 2024
İmara Aykırı Yapılarda Devlet Ne Yapar? Pratik Özet
blank
Nisan 2, 2024
Oy Kullanmama Cezası Nedir?
blank
Nisan 1, 2024
Yapı Tatil Zaptıyla İmara Aykırı Yapının Düzeltilmesi İçin 30 Gün Süre Verilmezse Ne Olur?
blank
Nisan 1, 2024
Yapı Tatil Tutanağı Nasıl Düzenlenir ve İptal Edilir
blank
Mart 29, 2024
Kıdem Tazminatında Tavan Uygulama Sınırı Nedir?
blank
Mart 29, 2024
Ortaklığın Giderilmesi İzalei Şuyu Davası Açılamayan Yasak Olan Haller
× Avukata Sor