Hukukta süreler kural olarak tebliğden başlar. Bir hukuki işlem yapılırken de ilgisine yazılı şekilde memur vasıtasıyla tebliğ hayati önem taşır. Süresinde tebligat yapılaması hak kayıplarına yol açabilir.

Tebligatı Almayarak Zorluk Çıkaran Şahıslara Karşı Ne yapabiliriz?

Bazı şahsılar tebligatları almayarak hukuk sisteminden kaçmayı davaları savuşturmayı hedeflemektedir. Ancak Tebligat Kanunu ve ilgili yönetmelikler bu durumla ilgili çeşitli önlemler almıştır.

Tebligat memurundan bir yere kadar kaçabilirsiniz ama saklanamazsınız.


Tebligatın Reddedilmesi Durumu ve Hukuki Süreçler

Tebligat Kanunu’na göre, tebliğ yapılacak belge ya da kararı kişi ya da yetkili temsilci tarafından reddetme durumu, “tebellüğden imtina” olarak adlandırılır. Bu durum Tebligat Kanunu’nun 21. maddesinde düzenlenmiştir. İşte bu durumda nasıl bir süreç işlediğine dair ayrıntılı bilgiler:

  • Tebliğ memuru, tebligat yapılacak belgeyi alıcıya (ya da yetkili temsilciye) sunmak için belirtilen adrese gider. Alıcının, tebligatı almayı reddetmesi durumunda, memur bu durumu hemen bir tutanağa geçirir.
  • Tutanağa geçirilen bilgiler şunları içerir: tebligatın ne olduğu, kim tarafından yapıldığı, hangi tarihte yapıldığı ve tebligatı almayı reddeden kişinin kim olduğu. Bu bilgilerin tamamının doğru ve eksiksiz bir şekilde belirtildiğine dikkat edilir.
  • Tebligatın reddedilmesi durumunda, tebliğ memuru belgeyi ya da kararı muhtar veya polis memurlarına imza karşılığında teslim eder. Ardından, belgenin ya da kararın alıcısına haber verildiği ve belgenin ya da kararın muhtar ya da polis memurlarına teslim edildiği belirtilen bir ihbarname, alıcının kapısına yapıştırılır. İhbarnameye yazılan tarih, tebligatın yapıldığı tarih sayılır.
  • Ayrıca, tebliğ memuru durumu en yakın komşulara, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. Bu kişilere bildirim yapılması, alıcının durumdan haberdar olabilmesi için ek bir güvence sağlar.
  • İhbarnameye yazılan tarih, tebligatın yapıldığı tarih sayılır. Bu durum, Tebligat Kanunu’nun 21. maddesinin 1. fıkrasında açıkça belirtilmiştir.
  • Bu süreç, alıcının belgeyi ya da kararı reddetmesi durumunda dahi, belgenin ya da kararın alıcıya ulaşabilmesini sağlar. Bu nedenle, bu süreç tebligatın usulüne uygun bir şekilde yapıldığından emin olunmasını sağlar.

Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina:
Madde 21 – (Değişik : 6/6/1985 – 3220/7 md.)
Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.

blank

Tebligatın Alıcının Sürekli Olarak Adreste Bulunmaması Durumu

Tebligat Yönetmeliği’nin 30. maddesine göre, eğer belgenin ya da kararın alıcısı belirttiği adreste sürekli olarak bulunmuyorsa, tebliğ memuru bu durumu araştırmalı ve bulgularını bir belgeye yazmalıdır. Bu durumda, belge ya da karar, örneğin bir muhtara, verilir ve alıcının kapısına bildirim yapıştırılır.

Tebligatın İmkansızlık ve Kaçınma Durumlarıyla Adres Kayıt Sistemindeki Adreste Bulunamama Hali ve İlgili İşlemler

Tebligat Yönetmeliği’nin 31. maddesi, tebligatın ulaştırılmasının imkansız olduğu veya alıcının tebligatı kabul etmeyi reddettiği durumlarla, alıcının adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresinde bulunmadığı durumları ele alır.

blank

Bu madde, belirli durumlarda tebligatın nasıl yapılması gerektiğini açıklar ve aşağıdaki üç durumu kapsar:

a) Alıcı ya da alıcı adına tebligat yapılabilecek kişilerin belirtilen adreste bulunmamaları durumu: Bu durumda, tebliğ memuru, belgeyi ya da kararı o yerin muhtarına, ihtiyar heyeti ya da meclis üyesinden birine ya da polis memuru veya amirine imza karşılığında teslim eder. Ardından, belgenin ya da kararın alıcısına haber verildiği ve belgenin ya da kararın ilgili kişilere teslim edildiği belirtilen bir ihbarname, alıcının kapısına yapıştırılır.

b) Alıcının tebligattan kaçınması durumu: Alıcının belgeyi ya da kararı kabul etmeyi reddetmesi durumunda da aynı işlem uygulanır. Yani, tebliğ memuru belgeyi ya da kararı o yerin muhtarına, ihtiyar heyeti ya da meclis üyesinden birine ya da polis memuru veya amirine imza karşılığında teslim eder ve durumu belirten bir ihbarnameyi alıcının kapısına yapıştırır.

c) Alıcının adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresinde bulunmaması durumu: Alıcının belirtilen adreste hiç oturmadığı ya da sürekli olarak ayrıldığı durumlarda da benzer bir işlem uygulanır. Tebliğ memuru, belgenin ya da kararın alıcısının adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine bu durumu belirten bir nedenle çıktı alır. Ardından belgeyi ya da kararı o yerin muhtarına, ihtiyar heyeti ya da meclis üyesinden birine ya da polis memuru veya amirine imza karşılığında teslim eder ve durumu belirten bir ihbarnameyi alıcının kapısına yapıştırır.

Bu üç durumun her birinde, ihbarnameye yazılan tarih, tebligatın yapıldığı tarih sayılır.

Tebligat Memurundan Kaçabilir Miyiz?

Kanun, tebligatın ulaştırılmasında karşılaşılan zorlukları göz önünde bulundurarak, tebligattan kaçma durumlarına karşı çeşitli çözüm yolları önermiştir. Yukarıda ayrıntılı olarak ele alındığı gibi, alıcının tebligattan kaçma çabaları -posta memurundan kaçma, saklanma, tebligatı yırtma, kabul etmekten çekinme, kapıyı açmama gibi- sonuçta yasal sürecin işleyişini durdurmamaktadır. Bu tür durumlarda, tebligat memuru tebligatı usulüne uygun bir şekilde tamamlar ve bu durum alıcının hukuki sürelerinin başlamasına neden olur.
Tebligat Kanunu ve ilgili Yönetmelik, hukuki süreçlerin düzgün işlemesi adına alıcının tebligattan kaçma girişimlerine karşı çözümler sunar. Tebligattan kaçma girişimleri hukuki süreçleri durdurmaz, alıcının hukuki hak ve sorumluluklarını değiştirmez.

Size yapılan tebligatları yırtıp atmayın ve saklayın. Tebligatı yırtmak bir fayda sağlamadığı gibi ispat şansınızı da çürütebilir.

blank

Yorum Bırakın

Recent Articles

blank
Kasım 5, 2024
Kasım Ayı Kira Artış Oranı %62,02 Dikkat
blank
Ekim 22, 2024
Sıfır Aracım Boyalı Çıktı Ne Yapabilirim?
blank
Ekim 22, 2024
Ayıplı Araç Değişimi Para İadesi Araç İadesi Davası
blank
Ekim 16, 2024
Olaylı Kiracı Nasıl Tahliye Edilir?
blank
Ekim 10, 2024
Köfteden Domuz Eti Çıkması Hangi Suçu Oluşturur?
blank
Ekim 3, 2024
Maaşı SGK’ya Düşük Gösterilen İşçinin Fesih Hakkı
blank
Ekim 3, 2024
Kötü Muamele ve İdare Aleyhine Manevi Tazminat
blank
Ekim 3, 2024
Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Reklam Yasağı ve Hukuka Aykırılıklar
blank
Ekim 2, 2024
Vekaletname Vekalet Çıkartamayan Yabancının Hakları
blank
Ekim 1, 2024
Postacının Usulsüz Tebligatında Bakılacak Noktalar
blank
Eylül 27, 2024
Yönetmelik İptali Davası
blank
Eylül 21, 2024
Tanık Dinletmekten Vazgeçebilir Miyim?
blank
Eylül 21, 2024
İran’da Hristiyanların Yaşadığı Zulüm ve Baskı
blank
Eylül 21, 2024
Uzun Süren Davada Eriyen Alacak ve AYM Zübeyde Tarar Kararı
blank
Eylül 3, 2024
Trafik Kazası Sonrası Arayan Çantacıların Dolandırıcılık Tuzağı
× Avukata Sor