Türkiye’nin Lider Yabancılar Hukuku Ekibi Olarak İnsan Hakları ve Göç Politikalarına Katkımız
Yabancılar hukuku alanında Türkiye’nin önde gelen avukatlık ekiplerinden biri olarak, ülkede yaşayan yabancı uyruklu kişilere hukuki destek sağlamayı bir görev biliriz. Özellikle sınır dışı edilme kararları ve geri gönderme merkezlerinde yaşanan insan hakları ihlalleri gibi kritik konularda geniş bir deneyime sahibiz. Sadece bireysel müvekkillerimizin hayatlarını olumlu bir şekilde etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda Türkiye’nin göç ve insan hakları politikalarına da pozitif bir etki bırakıyoruz.
Hukuki Zaferlerimiz: Sadece Mahkeme Salonlarında Değil
Bu alandaki başarımızı ölçerken, sadece kazandığımız davaları değil, bu kazanımların topluma nasıl yansıdığını da göz önünde bulundururuz. Şu ana kadar pek çok sınır dışı kararını iptal etmekle kalmadık; geri gönderme merkezlerinde ve göçmen kamplarında maruz kalınan kötü muameleyi de başarıyla engelledik.
İnsan Hakları İhlali: Geri Gönderme Merkezlerindeki Süre Uzatımına Karşı Hukuki Mücadelemiz
Türkiye’nin Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK), Kanun Numarası: 6458, yabancıların geri gönderme merkezlerinde idari gözetim altında tutulabileceği süreyi belirli sınırlar içinde tutar. Kanuna göre, bu süre en fazla 6 aydır. Ancak, sınır dışı etme işlemlerinin yabancının iş birliği yapmaması veya doğru bilgi/belgeleri vermemesi nedeniyle tamamlanamaması hâlinde, bu süre en fazla 6 ay daha uzatılabilir. Fakat, uygulamada bu sürenin 8 ay, 10 ay gibi daha uzun sürelerle ihlal edildiğine dair çok sayıda örnek bulunmaktadır.
Sezgen Hukuk Bürosu olarak bu konuda yürüttüğümüz hukuki mücadeleyi iki ana başlık altında incelemek mümkündür:
Açılan Davalar:
- İdari Yargılama: Gözetim süresinin kanuni sınırları aşması durumunda, idare mahkemelerine başvurarak yabancıların serbest bırakılmasını talep etmekteyiz. Bu tür davalarda genellikle başarılı oluyoruz ve yabancılar serbest bırakılıyor.
- Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru: Sürenin uzaması insan haklarını ihlal ettiğinden, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurular yapmaktayız. Bu tür başvurular, temel hak ve özgürlüklerin korunmasına yöneliktir.
İnsan Hakları İhlal Şikayetleri:
- Ulusal Mekanizmalar: Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu gibi ulusal mekanizmalara şikayetlerde bulunuyoruz.
- Uluslararası Mekanizmalar: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kurumlar nezdinde de şikayetlerimizi sunuyoruz. Bu tür başvurular, Türkiye’nin uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesi için bir baskı unsuru oluşturuyor.
Bu konudaki çalışmalarımız, yalnızca bireysel yabancıların serbest bırakılması için değil, aynı zamanda sistemik bir değişiklik yaratmayı amaçlıyor. Uygulamada gözlemlenen bu tür ihlallerin önüne geçilmesi için yasal düzenlemelerin de gözden geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Bu hukuki mücadele, sadece kanun ve yönetmeliklerle sınırlı değildir; aynı zamanda temel insan hakları ve haysiyetinin korunması adına verilen bir mücadeledir. Dolayısıyla, bu alandaki çalışmalarımız, hukukun sadece teknik bir uygulama olmadığını, aynı zamanda toplumsal adaleti sağlama kapasitesine sahip olduğunu göstermektedir.
Farid’in Yeniden Doğuşu: Sığınma Hakkından Yeniden Hayata
Farid, Afganistan’dan riskli bir yolculuk sonrasında İstanbul’a ulaşmıştı. Şehri yeni yeni keşfederken, bir süpürme operasyonu sırasında gözaltına alınmıştı. Arkadaşları, daha önce Sezgen Hukuk Bürosu’nun yardımıyla kazanılmış davalardan haberdar oldukları için hemen bize telefon açtılar. Biz de vakit kaybetmeden olaya müdahil olduk.
Farid’in dosyasını detaylı bir şekilde inceledikten sonra, onun sığınma başvuru hakkını henüz kullanmamış olduğunu fark ettik. Bu, Farid için bir dönüm noktasıydı; sadece onun değil, aynı durumdaki birçok mültecinin de yararlanabileceği hukuki bir açık yakalamıştık.
Ekip olarak hemen harekete geçtik. Gerekli evrak ve belgeleri hazırlayarak Farid’in sığınma başvurusunu yapmasını sağladık. Aynı zamanda, onun gözaltına alınmasının ve kampta yaşadığı koşulların hukuka uygun olmadığını yetkililere bildirdik. Birkaç hafta içerisinde, sığınma başvurusu kabul edilmiş ve Farid serbest bırakılmıştı.
Ancak Farid için iş burada bitmedi, aslında yeni bir hayatın ilk adımlarıydı bu. Onun yerel topluma entegrasyonunu sağlamak için iş imkanları araştırdık, dil eğitimi aldırmaya başladık ve yasal statüsünü düzenlemesine yardımcı olduk.
Farid, artık Türkiye’de, özgür ve umut dolu bir hayatın kapılarını aralıyor. Ve onun hikayesi, Sezgen Hukuk Bürosu’nun sadece mahkeme salonlarında değil, gerçek hayatta da fark yaratabileceğinin güçlü bir kanıtıdır.