Davada Paran Pul Oldu Mahkeme Ne Diyor? Güncel HGK Kararı

, , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Uzun Süreden Davada Alacak Eridi Para Pul Oldu

Bu karar, bir taşınmazın (arsa ya da ev gibi bir gayrimenkulün) tapu kaydının iptali ve tescili (başkasına geçmiş olan tapunun geri alınması) talebiyle açılan bir davayla ilgilidir. Davacı, güven duyduğu bir kişiye taşınmaz satın alması için para verdiğini, ancak taşınmazın kendi adına değil, başka bir kişi üzerine tescil edildiğini iddia ediyor.

Mahkemeler bu durumu incelemiş, Yargıtay da son noktayı koymuştur. Gelin, bu kararı en sade ve net haliyle inceleyelim.


OLAY NE? (DAVA KONUSU)

  • Davacı, eski bir dostuna (Emin A.) güvenerek ona taşınmaz satın alması için vekâletname veriyor.
  • Emin, 45.000 TL alıyor ve taşınmaz alacağını söylüyor, ama bu taşınmazı davacı adına değil, sevgilisi ve daha sonra eşi olan Yurdanur Y. adına kaydettiriyor.
  • Aralarındaki anlaşmazlığı çözmek için 2012 yılında bir protokol imzalıyorlar, ancak bu protokole de uyulmuyor.
  • Davacı, ya tapunun iptal edilip kendi adına tescil edilmesini ya da taşınmazı alamıyorsa ödediği paranın geri verilmesini istiyor.

DİĞER TARAF NE DİYOR? (Davalıların Savunması)

  • Emin A. diyor ki: “Ben 2001 yılında davacıdan 45.000 TL aldım ama satın alma işlemlerini yapamadım. 7.500 TL’sini de geri ödedim. Üstelik bu olaydan 13 yıl geçmiş, zamanaşımı süresi doldu.”
  • Yurdanur Y. diyor ki: “Benim bu işle hiçbir alakam yok. Emin bana vekâletnameyle taşınmaz satın aldı. Benim davacıyla bir ilgim yok.”

MAHKEMELERİN KARARLARI NE OLDU?

🔹 1. Mahkeme Kararı (2015): Mahkeme, davacıyı haklı buldu ve tapunun iptal edilip davacı adına tesciline karar verdi.
🔹 Yargıtay’ın 1. Bozma Kararı (2020): “Hayır, tapu iptali olmaz çünkü davacının tapuyu kendi üzerine almasını sağlayacak geçerli bir sözleşme (resmî şekil şartına uygun) yok.”
🔹 2. Mahkeme Kararı (2021): Mahkeme bu kez Yargıtay’ın dediğine uyarak tapunun iptal edilmemesine ve sadece 45.000 TL’nin geri ödenmesine karar verdi.
🔹 Yargıtay’ın 2. Bozma Kararı (2022): “Hayır, paranın aynen iadesi yetmez! Denkleştirici adalet ilkesine göre, o paranın günümüz ekonomik şartlarına göre alım gücüne ulaştırılarak ödenmesi gerekir.”
🔹 Mahkemenin Direnme Kararı (2023): Mahkeme yine eski kararında direndi ve sadece 45.000 TL’nin ödenmesine hükmetti.
🔹 Hukuk Genel Kurulu Kararı (2024): Mahkemenin bu direnme kararını bozdu ve 45.000 TL’nin güncellenmiş değeri üzerinden ödenmesi gerektiğini kesin olarak belirtti.


YARGITAY HUKUK GENEL KURULU’NUN GEREKÇESİ NE?

1️⃣ Tapu iptal edilemez çünkü davacının tapunun kendi adına tescil edilmesini sağlayacak noter onaylı bir sözleşmesi yok.
2️⃣ Davalı Emin A., davacının parasını aldı ve taşınmazı başkası adına kaydettirdi. Bu nedenle haksız zenginleşme söz konusu.
3️⃣ Sadece 45.000 TL ödenmesi yetmez! Çünkü enflasyon nedeniyle paranın alım gücü zamanla düştü.
4️⃣ Denkleştirici adalet ilkesi uygulanmalı! Yani, paranın 2001’deki değeri korunmalı ve bugünkü ekonomik şartlara göre hesaplanarak geri ödenmeli.
5️⃣ Ekonomik veriler (TEFE-TÜFE, enflasyon, döviz kurları vs.) esas alınarak bilirkişiler tarafından yeni bir hesap yapılmalı.


SON KARAR: Enflasyon Yolu İle Parayı Eritemezsiniz

🔹 Mahkemenin “sadece 45.000 TL ödensin” şeklindeki direnme kararı bozuldu.
🔹 Yargıtay dedi ki: “Paranın günümüzdeki karşılığı hesaplanmalı ve ona göre ödeme yapılmalı.”
🔹 Kararın 15 gün içinde düzeltilmesi için taraflara hak tanındı.


KARAR NEDEN ÖNEMLİ?

  • Paranın zaman içindeki değer kaybını tanıyan bir karar.
  • Hukukun ekonomik gerçeklerden kopuk olmadığını gösteriyor.
  • Haksız zenginleşmenin önüne geçiyor ve mağdurların haklarını daha adil şekilde koruyor.
  • Özetle: Mahkemeler, “Sen 2001’de 45.000 TL verdin, 2024’te de 45.000 TL al” diyemez. Çünkü o para artık aynı değerde değil!

Bu karar, taşınmaz alım-satımı, vekâlet ilişkileri ve denkleştirici adalet ilkesi açısından önemli bir içtihat niteliğinde. Özellikle enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde, eski paraların yeni değerler üzerinden hesaplanması gerektiğine dair güçlü bir mesaj içeriyor.

🔹 Denkleştirici Adalet: Bir kişi yıllar önce ödediği parayı geri alırken, o paranın zaman içindeki değer kaybı dikkate alınmalıdır. Aksi takdirde, gerçek zarar karşılanmaz.

🔹 Munzam Zarar: Enflasyon gibi ekonomik etkenler nedeniyle, sadece ana paranın iadesi yetmez. Paranın alım gücünü kaybetmesi ek bir zarar doğurur ve bu da tazmin edilmelidir.

🔹 Yargıtay’ın Mesajı Net: “2001’de 45.000 TL veren birine, 2024’te aynı miktarı geri vermek adil değildir.” Bu yüzden mahkemeler, TEFE-TÜFE, enflasyon ve döviz kurları gibi verileri dikkate alarak gerçek değer hesaplamalıdır.

💡 Özetle: Hukuk, ekonomik gerçekleri görmezden gelemez! Haksız kazanç sağlanamaz, mağduriyet tam olarak giderilmelidir.


Denkleştirici Adalet ve Munzam Zarar Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Paranın alım gücü düştü, enflasyon nedeniyle zararımı tazmin edebilir miyim?

Evet! Yargıtay’ın güncel içtihatlarına göre, geçmişte ödediğiniz paranın bugünkü alım gücü hesaplanarak tazmin edilmesi gerekiyor. Mahkemeler, denkleştirici adalet ilkesi gereği enflasyon, döviz kuru ve ekonomik göstergeleri dikkate alarak güncellenmiş ödeme yapılmasına karar verebilir.

2. Yıllar önce verdiğim para eridi, mahkeme bunu nasıl hesaplıyor?

Mahkemeler, TEFE-TÜFE oranları, altın ve döviz kurları, memur maaş artışları ve genel enflasyon gibi ekonomik verileri dikkate alarak geçmişteki paranın bugünkü karşılığını hesaplatıyor. Genellikle bilirkişi raporları ile belirlenen bu değer, hukuki olarak ödenmesi gereken tazminat miktarını oluşturuyor.

3. Geçmişte ödediğim paranın bugünkü değeri nasıl belirlenir?

Paranın alım gücü zamanla azaldığı için mahkemeler, denkleştirici adalet ilkesi kapsamında ekonomik göstergelere bakarak güncel bir hesaplama yapıyor. Bu hesaplama Devlet İstatistik Enstitüsü (TÜİK) verileri veya bilirkişi incelemesi ile belirleniyor.

4. Mahkemeye gitmeden hakkımı alabilir miyim?

Eğer karşı taraf uzlaşmaya yanaşıyorsa, enflasyon farkı gözetilerek güncellenmiş bir ödeme konusunda anlaşabilirsiniz. Ancak çoğu durumda, mahkemeye başvurmak ve hak kaybına uğramamak için hukuki destek almak tazminat alanında çalışan bir avukata bulmak gerekebilir.

5. Eski borçlar enflasyon farkıyla ödenmek zorunda mı?

Eğer mahkemeye taşınırsa, denkleştirici adalet ilkesi gereği eski borcun bugünkü alım gücüne göre hesaplanarak ödenmesi gerekir. Aksi halde, borçlu kişi haksız bir şekilde kazanç sağlamış olur.

6. Mahkemeler neden paranın zaman içindeki değer kaybını dikkate alıyor?

Çünkü adalet, sadece nominal (sabit) rakamların değil, gerçek ekonomik değerin korunmasını gerektirir. Enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde, sabit rakamlarla yapılan ödemeler mağduriyet yaratabilir. Bu nedenle, mahkemeler paranın bugünkü karşılığını hesaplayarak mağduriyeti önlemeye çalışıyor.

7. Paramı geri alırken yasal faiz de işlenir mi?

Evet, mahkemeler yalnızca ana parayı değil, aynı zamanda yasal faiz ve enflasyon farkını da ekleyerek ödeme yapılmasını hükmedebilir. Ancak her dava için bu durum farklı olabilir.

8. Haksız zenginleşme nedir?

Haksız zenginleşme, bir kişinin haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından yararlanarak kazanç elde etmesidir. Eğer paranız haksız bir şekilde alındıysa ve ekonomik kayba uğradıysanız, haksız zenginleşme davası açarak zararınızı tazmin ettirebilirsiniz.

9. Tapu iptali ve tescil davası açtım, ancak tapu devredilemiyorsa ne olacak?

Eğer tapu devri mümkün değilse, mahkeme maddi tazminata hükmederek taşınmaz için ödediğiniz paranın güncellenmiş değerini size ödetebilir.

10. Mahkeme, eski ödemenin güncellenmiş halini hesaplatmazsa ne yapmalıyım?

Karara itiraz edebilir, Yargıtay’ın emsal kararlarını delil olarak sunabilirsiniz. Hukuki desteğe başvurarak kararın denkleştirici adalet ilkesine uygun şekilde düzeltilmesini sağlayabilirsiniz.

Related Posts

Mirasçılar Arasında Mal Kaçırma ve Muris Muvazaası: Yargıtay Ne Dedi?

Bazı davalar vardır, yalnızca hukuki ihtilafları değil, ailelerin geçmişte biriktirdiği kırgınlıkları da gün yüzüne çıkarır. İşte tam da böyle bir dosyada, miras bırakanın bazı taşınmazları belirli bir mirasçısına satmış gibi gösterip aslında diğer mirasçılardan mal kaçırdığı iddiası üzerine açılan bir...

Ayıplı Araç Değişimi Para İadesi Araç İadesi Davası

Ayıplı Araç Davası Ayıplı Mal Nedir? Ayıplı mal, tüketicinin satın aldığı ürün veya hizmetin, beklenen faydayı sağlayamaması veya kullanım amacına uygun olmaması durumunda ortaya çıkar. Bu gibi durumlarda tüketiciye değişim, iade veya bedel indirimi talep etme hakkı doğar. İkinci El...

Yorum Bırakın

Recent Articles

Temmuz 17, 2025
Trafik Kazası Yaptıktan Sonra WhatsApp’tan Mesaj Geldiyse Dikkat! Dolandırılmak Üzeresiniz…
Temmuz 16, 2025
Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Geçerli Olması İçin Tarafların Hangi Hususlarda Anlaşması Gerekir?
Temmuz 16, 2025
Kiracı Ev Gösterimine Engel Olursa Ne Olur?
Temmuz 16, 2025
Cebir nedir? Cebir suçunun unsurları nelerdir? TCK’ya göre cebir hangi suçlarda ortaya çıkar?
Temmuz 14, 2025
Evlenerek Türk Vatandaşlığı Kazanma Reddi Hukuka Aykırı Olabilir mi?
Temmuz 14, 2025
TCK’daki Genel Kural: Aile Bireyleri Arasında Yağma Suçu İşlenemez mi?
Temmuz 11, 2025
Macaristan Vatandaşlığı Geri Dönüş Hakkı
Temmuz 11, 2025
Hukuki İhtilaf Nedir?
Temmuz 10, 2025
“Polisin Ses ve Görüntü Kaydı Alınamaz” Genelgesi Neden İptal Edildi?
Temmuz 10, 2025
Hamile İşçinin Sağlık Nedeniyle Haklı Fesih Hakkı Var mı? İşveren “Sen Feshet” Dediğinde Ne Olur?
Temmuz 8, 2025
Kıdem Tazminatında Zamanaşımı Süresi Kaç Yıl?
Temmuz 8, 2025
Kıdem Tazminatı Asgari Ücret Üzerinden Hesaplanır mı? En Büyük Hata!
Temmuz 7, 2025
İş Kazasında %3, %5 ya da %9 Maluliyet Çıktı: SGK Tazminat Ödemiyor mu?
Temmuz 7, 2025
Tüketici Hakem Heyeti Bilirkişi Raporu Alabilir mi? Hangi Durumlarda Uzman İncelemesi Yapılır?
Temmuz 7, 2025
Elden Maaş Ödemesi Yasal mı? İşçinin Hakları Nelerdir? İşveren Hangi Cezaları Alır?