Hangi davalar tanıkla ispat edilir? Maddi vakıa nedir?

Tanıkla ispat, bir hukuki işlemin veya olayın varlığını veya yokluğunu tanıkların beyanlarıyla kanıtlama yöntemidir. Tanıkla ispat, hukukumuzda takdiri delildir yani mahkeme tanık beyanı ile bağlı değildir. Mahkeme tanık beyanlarını yorumlayarak ve çelişkileri gidererek karar verecektir.

Ancak her olay tanıkla ispat edilebiliyor olsa yanına iki şahit bulan her tür olayı tanık gösterip ispat etmeye kalkar, birine borç verdiğini alacağı olduğunu ileri sürüp sistemi kilitlerdi.

Tanıkla ispatın bittiği sınır nedir ?

Ancak bazı durumlarda kanun, belli bir hukuki işlemin veya iddianın sadece senetle ispat edilebileceğini öngörmüştür. Bu durumlarda tanıkla ispat kabul edilmez. Örneğin, HMK m.200 uyarınca belli bir miktarın üzerindeki hukuki işlemler senetle ispat edilmek zorundadır. Ayrıca HMK m.201 gereği miktar ve değerine bakılmaksızın senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen iddialar da yine senetle ispat edilmelidir. Bu kuralın istisnaları da vardır. Örneğin, yakın akrabalar arasındaki hukuki işlemlerde senet almanın manevi imkansızlık oluşturduğu durumlarda tanık deliline de başvurulabilir.

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu senedin lehtarı davalı, borçlusu ise davacı olup, bedeli olan 37.000-TL’ nin nakden ahzolunduğu kaydını içerdiği, icra takibinin 4.500-TL için başlatılmış olduğu, dava tarihi itibariyle HMK. 200 maddesi gereğince senetle ispat sınırının 2.500-TL olduğu, bu nedenle tanıkla ispat sınırının üzerinde olduğu, her ne kadar tanık dinlenmiş ise de davalı alacaklı vekili tanık dinlenmesine muvafakat etmediğinden, davacı tanığının beyanına itibar edilmediği, davacı tarafın davalıya yemin teklifinde de bulunmadığı gerekçeleriyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.“Yargıtay Kararı – 19. HD., E. 2014/13654 K. 2014/18126 T. 16.12.2014


Eş söyleyişle, yıllık kira bedelinin tutarı senetle ispat sınırının üzerindeyse ve kiralayanın açık muvafakati yoksa bu yön kiracı tarafından ancak yazılı delille ispatlanabilir; tanık dinlenemez.“Yargıtay Kararı – 8. HD., E. 2017/3665 K. 2017/10603 T. 13.9.2017

Tanıkla ispat sınırı 2023 yılı için 14.800 TL’dir.

Senetle İspat Zorunluluğunun İstisnaları Nelerdir?

Senetle ispat zorunluluğunun istisnaları

MADDE 203 (1) Aşağıdaki hâllerde tanık dinlenebilir:

a) Altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler.

b) İşin niteliğine ve tarafların durumlarına göre, senede bağlanmaması teamül olarak yerleşmiş bulunan hukuki işlemler.

c) Yangın, deniz kazası, deprem gibi senet alınmasında imkânsızlık veya olağanüstü güçlük bulunan hâllerde yapılan işlemler.

ç) Hukuki işlemlerde irade bozukluğu ile aşırı yararlanma iddiaları.

d) Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları.

e) Bir senedin sahibi elinde beklenmeyen bir olay veya zorlayıcı bir nedenle yahut usulüne göre teslim edilen bir memur elinde veya noterlikte herhangi bir şekilde kaybolduğu kanısını kuvvetlendirecek delil veya emarelerin bulunması hâli.

Altsoy ve Üstsoy, Kardeşler, Eşler, Kayınbaba, Kaynana ile Gelin ve Damat Arasındaki İşlemler

Bu durumda, aile içi işlemler senet kullanımıyla ispat edilebilir. Örneğin, baba ile oğul arasındaki borç/alacak ilişkisi senetle ispat edilebilir. Örneğin, baba ile oğul arasındaki borç/alacak ilişkisi bu şekilde belgelendirilebilir.

İşin Niteliğine ve Tarafların Durumlarına Göre, Senede Bağlanmaması Teamül Olarak Yerleşmiş Bulunan Hukuki İşlemler

Bazı işlemler senetle ispat edilmese de, teamül olarak kabul edilirler. Örneğin, ticari bir işlemin senetle değil de sözlü olarak yapıldığı durumlar.

İşin niteliği, senede bağlanmama konusunda önemli bir faktördür. Örneğin, bir restoran sahibi, tedarikçisiyle anlaşırken, genellikle senede bağlanmazlar. Bunun nedeni, tedarikçilerin düzenli olarak malzeme sağlaması gerektiği için, yazılı belgelerle uğraşmanın zaman alıcı ve maliyetli olmasıdır. Ancak, büyük inşaat projeleri gibi daha karmaşık işlerde, senede bağlanma çok daha yaygındır.

Yangın, Deniz Kazası, Deprem Gibi Senet Alınmasında İmkansızlık veya Olağanüstü Güçlük Bulunan Hâllerde Yapılan İşlemler

Senet kullanımının mümkün olmadığı haller arasında, yangın sonucu mal kaybı oluşması, deniz kazası, deprem, savaş, işgal, ayaklanma, grev ve lokavt gibi olağanüstü durumlar sayılabilir. Bu tür olaylarda, senetle yapılan satışın ispatı mümkün olmadığı için senet kullanımı zorunlu olarak ortadan kalkar.

Hukuki İşlemlerde İrade Bozukluğu ile Aşırı Yararlanma İddiaları

Bazı hukuki işlemlerde, bir tarafın irade bozukuğu veya aşırı yararlanma iddiaları gündeme gelebilir. İrade bozukluğu, bir kişinin hukuki işlem yaparken rasyonel karar verme yeteneğinin olmaması veya kısıtlanmış olmasıdır. Örneğin, zihinsel engelli bir kişi hukuki bir işlem yaparken irade bozukluğu nedeniyle rasyonel karar verme yeteneği kısıtlı olabilir. Aşırı yararlanma ise, bir tarafın diğer tarafı haksız yere avantaj sağlama amacıyla hukuki işlem yapmasıdır.

Bu gibi durumlarda, senetle ispat zorunluluğu istisnası devreye girerek, tarafların sözlü kanıtlarını veya tanık ifadelerini kullanmalarına izin verilebilir. İrade bozukluğu veya aşırı yararlanma iddialarını ispat etmek için, tanıkların olaya şahitlik etmiş olmaları veya ilgili belgelerin varlığı gibi somut delillere ihtiyaç duyulabilir.

İrade bozukluğunun varlığı için, şu unsurların birlikte gerçekleşmesi gerekir:

  • Bir tarafın zor durumda, tecrübesizlikte, hafif akıl hastalığında veya önemli ölçüde akıl zayıflığından yararlanılması
  • Diğer tarafın bu durumu bilmesi veya bilmemesinin haksızlık olması
  • Bir tarafın diğer tarafa oranla aşırı derecede yarar sağlaması veya sağlaması beklenmesi
  • Bir tarafın iradesinin bu yarar sağlama nedeniyle bozulması

Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları

Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları, Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla gerçek durumu onlardan gizleyerek kendi gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında geçerli olmayan bir hususta anlaşmalarına muvazaa denir. Muvazaalı işlemler, tarafların gerçek iradelerine uygun olan işlemi gizlemek için yaptıkları işlemlerdir. Muvazaalı işlemler, taraflar arasında hüküm ifade etmez ve üçüncü kişilerin haklarını ihlal ederse iptal edilebilir.

Muvazaa iddiası, işlemin tarafları tarafından ancak kesin delillerle ispatlanabilir. Kesin delil, senet, ikrar, yemin ve kesin hüküm gibi delillerdir. Hukuki işlemlere ve senetlere karşı ileri sürülen muvazaa iddiası, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 200. ve 201. maddelerinde düzenlenen senetle ispat zorunluluğuna tabidir. Buna göre, bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri belirli bir miktarın üzerinde ise senetle ispat olunması gerekir. Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler de belirli bir miktarın altında olsa bile tanıkla ispat olunamaz.

Maddi Vakıa Nedir ? Maddi vakıalar nasıl ispat edilir ?

Maddi vakıa hukuki sonuç doğuran veya doğurmayan, gerçek hayatta var olan veya olmayan olaylardır. Maddi vakıalar taraflar arasında çekişmeli ise ispat edilmeleri gerekir. Birinin birine vurması, sövmesi, dolandırmaya çalışması, inşaatın eksik yapıldığı gibi hususlar maddi vakıadır. Maddi vakıalar ise olayı gören tanıklar tarafından ispat edilecektir.

Maddi vakıaların ispatı, genellikle tanıklar tarafından gerçekleştirilir. Tanıklar, olayı gözlemleyen ve doğrudan bilgi sahibi olan kişilerdir. Tanıkların ifadeleri, mahkeme tarafından değerlendirilerek olayın gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenir.

Maddi vakıaların ispatı, hukuki süreçlerde oldukça önemlidir. Bir olayın gerçekleştiğinin ispat edilmesi, tarafların haklarının korunmasını sağlar ve adil bir yargılama sürecinin gerçekleşmesine yardımcı olur.

ÖRNEK OLAY;

Masada bir milyon doların paylaşıldığı bir ortamda, masadaki paranın gerçekten bir milyon dolar olduğuna dair tanık dinletilemez. Miktar hususu maddi vakıa değildir yazılı belge ile ispatlanır.

Ancak birinin camdan atlayıp, para dolu çantanın yarısını kucaklayıp kaçtığı bir senaryo maddi vakıa olarak kabul edilir. Bu vakıa tanıklarla ispatlanabilir.


Her ne kadar takip senede dayalı ise de adi ortaklık savunmasındaki maddi vakıanın ispatı tanıkla mümkündür. Bir vakıanın ispat edilemeyeceği hakkında herhangi bir hüküm, usul kanununda yer almış değildir.” Yargıtay Kararı – 7. HD., E. 2012/5224 K. 2013/14433 T. 12.09.2013

Mahkemece de kabul edildiği gibi iddianın miktarına göre alacağın varlığı tanıkla ispat edilemez ise de, maddi vakıalar tanıkla ispat edilebilir. Davacı, kendisine ait iş makinesinin davalının şantiyesinde çalıştırıldığı vakıasına dayanmıştır. İş makinesinin şantiyede çalıştırılması maddi bir vakıa olup, bu husus tanıkla ispat edilebilir.” Yargıtay Kararı – 3. HD., E. 2012/10730 K. 2012/15591 T. 19.06.2012

Davacılar, dava konusu bonoların kendilerinden hile ile alındığını ileri sürerek hilenin maddi vakıalarını ispatı yönünden tanık dinletmek istemiş ve tanıklarının isimlerini bildirmiştir. Bu durumda mahkemece hile iddiasının maddi vakıa yönünden tanıkla kanıtlanabileceği gözetilerek” 19HD., E. 2016/18222 K. 2018/3573 T. 26.6.2018

AVUKATA SOR

Tanıkla ispatın mümkün olduğu davalara örnekler;

  1. Ceza davaları: Tanıklar, suçlu veya suçsuz olduğuna karar vermek için bir mahkemede dinlenebilir.
  2. Miras davaları: Tanıklar, mülk veya miras davaları gibi medeni davaların çözülmesinde kanıt olarak kullanılabilir. Miras bırakanın vasiyetname bıraktığı, mirasçılar arasında paylaşım anlaşması yaptığı, mirasın tereke defterine kaydedilmediği veya kaydının yanlış olduğu gibi durumlarda tanıkla ispat yapılabilir. Tanıkların miras bırakanın iradesini veya mirasçıların anlaşmasını bizzat bilmesi ve yeminli olmaları gerekir.
  3. İş davaları: Tanıklar, iş yerindeki ayrımcılık veya haksız işten çıkarma davalarında kanıt olarak kullanılabilir.
  4. Tazminat davaları: Tanıklar, trafik kazası veya kişisel yaralanma davalarında kanıt olarak kullanılabilir. Kişinin bedensel veya ruhsal zarara uğradığı, malvarlığına zarar verildiği, kişilik haklarına saldırıldığı veya haksız rekabet yapıldığı gibi durumlarda tazminat talep edebilmek için tanıkla ispat yapılabilir. Tanıkların zarar verenin kusurunu veya zarar görenin durumunu bizzat bilmesi ve yeminli olmaları gerekir.
  5. Boşanma davaları: Tanıklar, boşanma davaları, velayet davaları veya evlat edinme davalarında kanıt olarak kullanılabilir. Eşlerin evlilik birliğini temelinden sarsacak şekilde geçimsizlik yaşadıkları, zina ettikleri, şiddet uyguladıkları veya terk ettikleri gibi sebeplerle boşanma talep edebilmeleri için tanıkla ispat yapmaları gerekir. Tanıkların boşanma sebeplerini bizzat görmüş veya duymuş olmaları ve yeminli olmaları şarttır.
  6. İmar davaları: Tanıklar, mülkiyet sınırları, yapı izinleri veya arazi kullanımıyla ilgili davaların çözümlenmesinde kanıt olarak kullanılabilir.
  7. İcra davaları: Tanıklar, bir borçlu veya alacaklının bir icra davasında kanıt olarak kullanılabilir.
  8. Emlak davaları: Tanıklar, bir gayrimenkulün satışı veya kiralama sürecinde veya bir kiracının haklarına ilişkin davaların çözümlenmesinde kanıt olarak kullanılabilir.
  9. Kira davaları: Kiracının kira sözleşmesine aykırı davrandığı, kira bedelini ödemediği, kiralanan yerin tahliyesini geciktirdiği veya hasara uğrattığı gibi durumlarda kiralayanın tanıkla ispat yapması mümkündür. Tanıkların kira ilişkisini veya kiracının eylemlerini bizzat bilmesi ve yeminli olmaları gerekir.

Yorum Bırakın

Recent Articles

blank
Kasım 5, 2024
İkinci El Telefon Alım Satımı Sözleşme ve Önemli Noktalar
blank
Kasım 5, 2024
Kasım Ayı Kira Artış Oranı %62,02 Dikkat
blank
Ekim 22, 2024
Sıfır Aracım Boyalı Çıktı Ne Yapabilirim?
blank
Ekim 22, 2024
Ayıplı Araç Değişimi Para İadesi Araç İadesi Davası
blank
Ekim 16, 2024
Olaylı Kiracı Nasıl Tahliye Edilir?
blank
Ekim 10, 2024
Köfteden Domuz Eti Çıkması Hangi Suçu Oluşturur?
blank
Ekim 3, 2024
Maaşı SGK’ya Düşük Gösterilen İşçinin Fesih Hakkı
blank
Ekim 3, 2024
Kötü Muamele ve İdare Aleyhine Manevi Tazminat
blank
Ekim 3, 2024
Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Reklam Yasağı ve Hukuka Aykırılıklar
blank
Ekim 2, 2024
Vekaletname Vekalet Çıkartamayan Yabancının Hakları
blank
Ekim 1, 2024
Postacının Usulsüz Tebligatında Bakılacak Noktalar
blank
Eylül 27, 2024
Yönetmelik İptali Davası
blank
Eylül 21, 2024
Tanık Dinletmekten Vazgeçebilir Miyim?
blank
Eylül 21, 2024
İran’da Hristiyanların Yaşadığı Zulüm ve Baskı
blank
Eylül 21, 2024
Uzun Süren Davada Eriyen Alacak ve AYM Zübeyde Tarar Kararı
× Avukata Sor