Gizli Yönerge Nasıl Olur?
25 Nisan 2022 tarihli ve 5529 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlüğe giren “Gizlilik Dereceli Belgelerde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”, bu ihtiyaca yönelik olarak düzenlenmiştir.
Bu yazı Av.Alperen DURUSU’nun katkılarıyla hazırlanmıştır.
Yönetmeliğin Hukuki Dayanağı ve Temel İlkeleri
Hukuki Dayanak
Yönetmelik, 7315 sayılı “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu” ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin ilgili maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Bu düzenlemeler, kamu kurumlarında bilgi güvenliği ve gizliliği sağlama amacı taşımaktadır.
Temel İlkeler
Yönetmelikte yer alan gizlilik dereceleri; “Çok Gizli”, “Gizli” ve “Hizmete Özel” olmak üzere üç ana kategoriye ayrılmıştır. Her bir derecenin kapsamı ve uygulama alanı, belgelerin niteliğine ve içerdiği bilgilere göre tanımlanmıştır.

Gizlilik Dereceleri
- Çok Gizli: Devletin dış ilişkilerine, milli güvenliğine ve savunmasına ciddi zarar verebilecek nitelikteki belgeler.
- Gizli: Devletin menfaatlerine ve kamu düzenine zarar verebilecek belgeler.
- Hizmete Özel: İdari faaliyetlere zarar verebilecek nitelikteki belgeler.
Yönetmelik Hükümlerinin Analizi
Belge Yönetimi
Yönetmelikte, gizlilik dereceli belgelerin hazırlanmasından imhasına kadar geçen tüm süreçler detaylı olarak tanımlanmıştır. Elektronik Belge Yönetim Sistemi (EBYS) ve fiziksel ortamda gerçekleşen uygulamalar arasında uyum sağlanması amaçlanmıştır.
Belgenin Hazırlanması ve Gizlilik Derecesinin Verilmesi
Belgelere gizlilik derecesi, içeriğin niteliğine göre atanmakta ve bu derecelendirme, “bilmesi gereken prensibi” temelinde uygulanmaktadır. Özellikle “Çok Gizli” belgelerin, hiyerarşik bir onay mekanizması ile yüksek seviyede kontrol edildiği vurgulanmıştır.

Saklama ve Muhafaza Tedbirleri
Gizlilik dereceli belgelerin saklanmasında fiziki ve elektronik ortamda çok katmanlı güvenlik tedbirleri uygulanmaktadır. Belgelerin saklandığı alanlarda yangın, sel ve yetkisiz erişim gibi risklere karşı özel koruma tedbirleri alınmaktadır.
Belgenin Gönderimi ve Teslimi
Belge gönderimi sırasında çift zarf yöntemi ve şifreleme gibi önlemlerle yetkisiz erişimin engellenmesi amaçlanmıştır. Özellikle “Çok Gizli” belgelerin posta yoluyla gönderimi yasaklanırken, diplomatik kurye ile teslim öne çıkmaktadır.
Gizlilik Derecelerinin Kaldırılması ve Belgelerin İmhası
Belgelere verilen gizlilik dereceleri, ilgili komisyonlarca düzenli olarak gözden geçirilmekte ve güncelliğini yitiren belgelerin gizlilik derecesi düşürülmekte ya da tamamen kaldırılmaktadır. Belgelerin imha süreci, tekrar birleştirilemeyecek şekilde yok edilmesini sağlayacak cihazlarla gerçekleştirilmektedir.

Ulusal ve Uluslararası Düzenlemelerle Karşılaştırma
Yönetmelik, özellikle ulusal güvenlik ve bilgi korunması alanlarında uluslararası standartlarla uyumlu bir yapı sunmaktadır. Avrupa Birliği’nde bilgi güvenliği konusunda çıkarılan tüzük ve yönergelere benzer şekilde “bilmesi gereken prensibi”nin ön plana çıktığı görülmektedir.
Hizmete Özel Belgeler
Hizmete Özel belgeler, izinsiz açıklanması ya da yetkisiz kişilerce öğrenilmesi hâlinde idari faaliyetlere, gerçek veya tüzel kişilere ya da soruşturma ve kovuşturmalara zarar verebilecek nitelikteki bilgileri içermektedir. Bu belgelerle ilgili şu detaylar öne çıkmaktadır:
- Kim Yetkilidir?
- Hizmete Özel derecesi, birim veya alt birim yöneticisinin yetkisiyle verilmektedir.
- EBYS sisteminde hazırlanan belgeler, dijital ortamda şifrelenerek saklanır ve bu belgelerin gizlilik derecesinin kaldırılması için birim yöneticisinin onayı gereklidir.
- Belgenin Hizmete Özel Olduğu Nasıl Anlaşılabilir?
- Bu belgeler “HİZMETE ÖZEL” ibaresi ile işaretlenir.
- EBYS’de hazırlanan belgelerde, gizlilik derecesi belgenin üst verisinde belirtilir.
- Fiziksel ortamda hazırlanan belgelerde, her sayfanın üst ve alt kenarında kırmızı renkle belirtilmiştir.
- Güvenlik Tedbirleri
- Hizmete Özel belgeler, EBYS sistemlerinde şifrelenerek saklanır.
- Fiziksel belgelerin saklanmasında, yetkisiz erişimlerin engellenmesi amaçlı kilitli dolaplar ve denetimli erişim mekanizmaları kullanılır.
- Gizlilik Derecesinin Kaldırılması
- Hizmete Özel belgelerin gizlilik derecesi, birim yöneticisinin onayı ile kaldırılabilir ve bu işlemler EBYS sisteminde kayıt altına alınır.
“Gizlilik Dereceli Belgelerde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”, bilgi güvenliği ve gizlilik konusunda kapsamı geniş bir hukuki altyapı sağlamaktadır. Bununla birlikte, uygulamada karşılaşılabilecek sorunların önünü geçmek için aşağıdaki öneriler geliştirilmiştir:
- Komisyon kararlarının şeffaflığını sağlamak üzere raporların periyodik olarak yayınlanması.
- Kamu personeline yönelik gizlilik ve bilgi güvenliği eğitimlerinin arttırılması.
- Uluslararası düzenlemelerle tam uyum sağlamak için gelişimlerin yakından takip edilmesi.
Yönetmelik, kamu yönetiminde bilgi güvenliği ve gizliliği sağlamaya yönelik etkili bir rehber niteliği taşımakla birlikte, bu ilkelerin sahada doğru şekilde uygulanması kritik önem arz etmektedir.

Hizmete Özel nitelikteki belgelerin internette yayılması durumunda karşılaşılabilecek hukuki ve idari yaptırımlar
Yukarıda paylaşılan “Gizlilik Dereceli Belgelerde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kapsamında detaylı şekilde düzenlenmiştir. Bu çerçevede, bu tür bir eylemde bulunulması halinde aşağıdaki sonuçlarla karşılaşabilirsiniz:
1. Yönetmelik Kapsamındaki Hukuki ve İdari Yaptırımlar
- Gizliliğin ihlali veya ifşa edilmesi (Madde 30 ve 21):
- Hizmete Özel gizlilik derecesine sahip bir belgenin, bilmesi gereken prensibine aykırı şekilde paylaşılması, “gizlilik derecesinin ihlali” olarak değerlendirilecektir.
- Bu durumda, adli veya idari soruşturma başlatılır ve gerek duyulursa ceza davası açılır.
- Sorumluluk İlkesi (Madde 30):
- Görev veya sorumluluk gereği gizlilik dereceli belgeleri erişme hakkı olan kişiler bu belgelerin gizliliğini sağlamakla yükümlüdür. İfşa eden kişi veya kişiler hakkında disiplin cezası, işten çıkarılma ya da başka idari yaptırımlar uygulanabilir.
- Belgelerin paylaşımı sonucu bir kamu zararına sebep olunmuşsa, bu zarar da tazmin ettirilebilir.
2. Türk Ceza Kanunu’ndaki İlgili Hükümler
- Göreve İlişkin Belgelerin İfşası (TCK 258):
- Kamu görevlisi tarafından, görevi gereği kendisine teslim edilen ya da görevinden dolayı öğrendiği gizlilik dereceli bilgilerin veya belgelerin yetkisiz şekilde paylaşılması, hapis cezasıyla sonuçlanabilir. Ceza:
- 1 yıldan 4 yıla kadar değişebilir.
- Kamu zararının büyüklüğüne göre ceza artırılabilir.
- Kamu görevlisi tarafından, görevi gereği kendisine teslim edilen ya da görevinden dolayı öğrendiği gizlilik dereceli bilgilerin veya belgelerin yetkisiz şekilde paylaşılması, hapis cezasıyla sonuçlanabilir. Ceza:
- Devlet Güvenliğine İlişkin Belgeler (TCK 334-339):
- Eğer Hizmete Özel belge, devletin güvenliğini, ulusal çıkarlarını veya kamu düzenini tehlikeye atacak nitelikteyse, 10 yıldan başlayan ağır hapis cezaları gündeme gelebilir.

3. İdari Tedbirler ve Zararın Telafisi
- Görevden alma veya meslekten men:
- Kamu kurumunda çalışan bir personel tarafından böyle bir ihlal gerçekleşmişse, ilgili personelin görevine son verilmesi veya kamu hizmetinden men edilmesi mümkündür.
- Zararın Tazmini:
- İfşa edilen belge nedeniyle bir kişi veya kurum zarara uğramışsa, bu zarar, belgenin yayımlanmasından sorumlu kişiden tazmin ettirilir.
4. Özel Durumlar
- Belgenin Güncelliği veya Kapsamına Göre Değerlendirme (Madde 6):
- Eğer belge, gizlilik derecesi kaldırılmamış, halen güncel bilgi içeriyor ve ilgili idarece gizli kabul ediliyorsa, bu belgeye ilişkin sorumluluklar aynen geçerli olur.
- Belgede üçüncü kişilerin haklarını ihlal eden bilgiler varsa, ek olarak kişilik haklarına saldırı veya ticari sırların ifşası gibi ayrı hukuk davaları açılabilir.
5. Sonuç ve Öneri
Hizmete Özel bir belgenin internette yayımlanması:
- Hem disiplin cezalarını,
- Hem de ceza hukuku yaptırımlarını gündeme getirebilir.
- Ayrıca tazminat davalarına konu olabilir.
Bu nedenle, böyle bir belgenin yetkisiz kişilerle paylaşılması ya da internette yayımlanmasından kaçınılması gerekir. Eğer yanlışlıkla yayımlandıysa, derhal ilgili idareye bilgi vererek gerekli tedbirleri almak ve belgenin yayılmasını önlemek için girişimlerde bulunmanız önemlidir.
Gizli Mevzuat Hukuka Uygun Mudur?
Türkiye Cumhuriyeti, Anayasa’nın 2. maddesi gereği hukuk devleti ilkesine bağlıdır ve bu ilke, kanunların genel, soyut, öngörülebilir ve erişilebilir olmasını gerektirir. Gizli veya Hizmete Özel olarak yayımlanan mevzuat, vatandaşların hukuki durumlarını öngörememesine ve hukuki belirliliğin zedelenmesine yol açabilir. Anayasa’nın 87. ve 88. maddeleri uyarınca, hukuki düzenlemelerin Resmî Gazete’de yayımlanması şarttır; aksi hâlde bu durum, demokratik yönetim ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin öngördüğü belirlilik ve şeffaflık ilkeleriyle çelişir.

Devletin Gizli Kalması Gereken Hizmet Özel Düzenlemeleri Olmalı Mı?
Devletin, ulusal güvenlik, kamu düzeni ve devlet sırlarının korunması gibi gerekçelerle bazı belgeleri gizli tutma yetkisi, hukuk sistemlerinde istisnai bir uygulama olarak kabul edilir. Bu yetki, özellikle kamu yararını korumak ve ulusal güvenliği tehdit edebilecek durumlarda önleyici tedbir almak için gerekli görülebilir. Ancak bu tür düzenlemelerin hukuka uygunluğu, belirli kriterlere bağlıdır.
İlk olarak, gizlilik yalnızca kamu yararını ilgilendiren durumlarla sınırlı olmalı, belirli bir kapsam ve sürede uygulanmalı ve temel hak ve özgürlükleri ihlal etmeyecek şekilde düzenlenmelidir. Ayrıca, bu tür gizli düzenlemeler, denetimden kaçınma amacıyla kullanılamaz. Anayasal denetime kapalı hale getirilen düzenlemeler, hukuki denetim mekanizmalarını zayıflatabilir ve vatandaşların itiraz haklarını ortadan kaldırabilir.

Diğer taraftan, gizlilik derecesiyle yayımlanan mevzuatın hukuka uygun olup olmadığını belirlemek için bu düzenlemenin vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini doğrudan etkileyip etkilemediğine bakılmalıdır. Eğer düzenleme bireylerin haklarını sınırlıyor ya da yükümlülükler getiriyorsa, bunun kamuya açık şekilde yayımlanması ve denetime tabi tutulması zorunludur.
Demokratik hukuk devletlerinde, kamu yararı ve güvenlik gerekçesiyle yapılan gizli düzenlemeler istisnai olmalı, bu düzenlemelerin sınırları net şekilde belirlenmeli ve kamuya açık denetim mekanizmalarına tabi olmalıdır. Bu denge sağlanmadığında, gizli düzenlemeler anayasal ilkelerle çelişebilir ve hukuki belirsizlik yaratabilir. Tarafsız bir bakış açısıyla değerlendirildiğinde, kamu güvenliği ile şeffaflık arasında hassas bir denge kurulması gerektiği açıktır.