Trafik Kazası Sonrası Değer Kaybını Yüksekten Almak
Trafik kazaları sonucu araçların değer kaybı yaşaması, oldukça sık karşılaşılan bir durumdur.
Değer kaybını amatörce alan servisler vatandaşı mağdur eder. Adeta değer kaybı haklarını ziyan ederler.
“Biz değer kaybını alıp size veririz” diyenlere neden itibar etmemeniz gerektiğini size anlatacağız.
Avukata Para Vermeye Gerek Yok Diyenler Zarar Ediyor
Birçok kişi, değer kaybı taleplerinin basit olduğunu düşünür ve “Avukata niye para verelim ki? Bir dilekçe ile halledebiliriz.” derler. Ancak, bu genellikle yanıltıcıdır ve gerçekte durum oldukça farklıdır.
Değer Kaybı Nedir?
Bir trafik kazası sonrasında, aracınızın değeri düşer. İşte bu duruma “değer kaybı” denir. Kaza sonrası, aracınızı satmak istediğinizde, kazasız bir araca göre daha düşük bir fiyata satmak zorunda kalırsınız. Bu da sizin durduk yere ekonomik bir zarara uğramanız anlamına gelir.
Sigorta Şirketlerinin Değer Kaybı Taktikleri
Sigorta şirketleri, çoğu kişinin araç değer kaybı için dava açmayacağını bildikleri için, bu değer kaybını genellikle tam olarak ödemezler. Örneğin, değer kaybı 20.000 lira ise, sigorta şirketi genellikle sadece 5.000 lira öder. Bu durumda, sigorta şirketi 15.000 lira tasarruf etmiş olur ve bu, onların karına geçer. 10 dosyada 15 bin Lira az ödemiş olsalar 150 Bin Lira eder. Bir de bunu binlerle çarpacak olursanız ciddi bir hacimden bahsettiğimi fark edeceksiniz.
Eğer herkes dava açsaydı, bu durum böyle olmayacaktı. Çünkü, dava açıldığında sigorta şirketi, avukatlık ücreti ve mahkeme masrafları gibi ek giderleri de ödemek zorunda kalır.
Kendi Başınıza Değer Kaybı Talebi
“Kendi kendime başvuru yaparak değer kaybı alabilir miyim” diye bazı kişiler, avukatlık ücretinden kaçayım derken alabilecekleri asıl parayı ellerinden kaçırırlar. Bir başvuru dilekçesi bulup, kendileri araç değer düşmesi ve kaybı için sigortaya başvurur, 5 Bin lira değer kaybı aldıklarına sevinirler.
Servislerin Değer Kaybı Oyunu
Bazı servislerde hasar bölümünde çalışanlar vekaletname istemeden, avukat yoluyla dava açmadan değer kaybı için şahıs adına başvuru yapıyor.
Ancak az önce anlattığımız gibi araçta gerçekte 20 bin lira değer kaybı varsa, sigorta şirketinin yatırdığı tutarı kabul edip biz aldık alacağımızı diyerek vatandaşa parayı kesintili yatıyorlar.
Servisteki eleman elden aldığı paranın hesabında. Vatandaşın cebine dava açılırsa ekstradan girecek 20 30 bin liranın hesabını yapmıyor. Çünkü servisteki elemanın dava açma ve takip etme yeteneği de belgesi de yok.
Olan yine vatandaşa oluyor. Vatandaş değer kaybını aldığını düşerek mutlu şekilde ayrılıp bir daha işin arkasını aramıyor.
Telefonla Arayan Tazminat Hakkınız Var Diye Şahıslar
Çok sayıda şahıs ve hukuk bürosu kişisel verileri satın alıp insanları aramakta. Değer kaybınız var alalım, tazminat hakkınız var alalım diyorlar. Bu şahıslar numarayı nerden buldun denildiğinde, dosyamıza düştü, sigortadan dosya açıldı, biz anlaşmalı büroyuz gibi yalanlar söylemekte.
Tanımadığınız, kim olduğu belli olmayan avukata vekalet vermeyin. Tanımadığı avukata vekalet verenlere hep bir sorumuz vardır. Bu vekaleti verdiğin avukatı tanımıyorsun ” peki ya senin karını boşarsa ne yapacaksın?”.
Bu şahıslar illegal yollardan kişisel veri satın alan, merdiven altı ofislerde birilerinin vekaletnamesi ile iş yapan ne olduğu belirsiz nerede iş yaptığı belirsiz tipler. İsmi duyulmamış ne olduğu belli olmayan insanlara vekaletname çıkartmayın!
Değer Kaybı Aldınız Mı?
“Değer Kaybı Aldınız Mı?‘ diye sorunca da özgüvenli şekilde biz aldık derler. Ne kadar aldın, aracın neydi, hasar kaydı ne çıktı diye sorup basit bir hesap yapınca aslında aldıkları değer kaybının, olması gereken tazminatın yarısı bile olmadığını sıklıkla görüyoruz.
Vatandaşın Kendi Başına Dava Açması Risklidir
Özellikle hukuk sistemi ve değer kaybı konusunda tecrübesiz olan kişiler için, bu tür bir dava, hem zaman açısından hem de maddi açıdan önemli bir yük olabilir.
Bir değer kaybı davası, genellikle bilirkişi raporlarına, ıslah dilekçelerine ve diğer belgelere ihtiyaç duyar. Yargılama Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre yönetilir. Bu belgelerin toplanması, düzenlenmesi ve doğru bir şekilde sunulması, sürecin karmaşıklığının yanı sıra yargılama esnasında koordinatör tarafından dosyalarda kesin süre verilir. Çok fazla usuli işlem vardır. Ayrıca kesin sürelerin kaçırılması hak kayıplarına yol açar. Bir de üzerine karşı tarafa avukatlık ücreti ödemek zorunda kalabilirsiniz.
Avukatın Rolü ve Önemi
İşte tam da burada avukatın rolü devreye girer. Avukat, sigorta tahkim komisyonuna dava açar ve hukuk muhakemeleri kanunu usulünce yargılamayı yürütür. Bu yargılama süreci, karmaşık hukuki süreçlerin ardından 6 aya kadar sürebilir.
Avukat Kazandırdıkça Para Kazanır
Aslında avukat, kazan-kazan modeliyle hareket eder. Avukat, sizin kazandığınız oranda kendisi de kazanır. Bu nedenle, avukatlık hizmeti almanın maliyeti, genellikle araç sahibine değil, sigorta şirketine yansır. Yani cebinizden çıkan bir para yoktur, aksine cebinize giren bir para vardır.
Avukattan Korkmayın
Kısacası, trafik kazası sonrası değer kaybınızı tam olarak alabilmek için avukatlık hizmeti almanız, sizin yararınıza olacaktır. Unutmayın, avukatın size sağladığı hizmet ve kazanç, kendisine ödeyeceğiniz ücretten çok daha fazla olabilir.
5 Bin lira değer kaybına şükretmek yerine hakkınızı arayıp 20 bin lira değer kaybı alabilirsiniz.
Yarım Kalan Değer Kayıplarını Alalım
Kendiniz başvuru yapıp bir miktar değer kaybı ödemesi almış olabilirsiniz. Değer kaybı tazminatınızı hesaplayıp, daha fazla tazminat hakkınız varsa, sigorta şirketine dava açabiliriz.
Online olarak çok sayıda dosya alıyor ve süreci Türkiye’nin neresinde olursa olsun, hasar departmanımızla takip ediyoruz.
Avukatlık ücretini sigortanın yatırdığı paradan alıyoruz. Davanın başında ücret talep etmiyoruz.