Hukuku Silip Atan Vekaletname Uygulaması
Yabancıların kimlik süresi bitince, göç sistemlerinde kişinin hakları kapalı konuma getirilmeye başlandı. Yabancı kaçak duruma düşünce, noter 99’la başlayan kimlik numarasını sisteme girse dahi sistem kabul etmemekte, noter vekaletname çıkaramamaktadır.
Noterler Birliği ise yasal mevzuatı, açık genelge maddelerini uygulamayarak, kimlik süresi dolan yabancının vekaletname vermesini engellemektedir. Noterler Birliği telefonla aranarak hukuk birimine görüş sorulduğundan vekaletname çıkarma talepleri reddedilmesi gerektiği görüşü verilmektedir.
Noterler Birliği kendisine sorulan görüşlere ise kaçamak cevaplar vererek yanıtsız bırakmaktadır.
Yabancı Zaten Kimlik Süresi Dolduğu ve Uzatılmadığı İçin Dava Açmak Üzere Avukata Vekalete Vermek İster
Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan çıkar sorusu gibi bir durum yaşanmaktadır. Yabancı kimlik ve ikamet hakları için vekaletname vermek isterken, geçerli bir kimliği olmadığı için vekaletname veremeyeceği cevabı almaktadır.
Vekaletname Sunma Zorunluluğu
Davanın takibi için vekaletname sunmak zorunluluktur. Ancak, geri gönderme merkezine alınan ya da kimlik süresi dolan yabancı müvekkillerin kimlik tespiti ve noter onayı gibi prosedürel engellerle karşılaşmaları, hem avukatların mesleki faaliyetlerini hem de yabancıların adil yargılanma haklarını olumsuz etkilemektedir.
HMK
Vekâletnamenin ibrazı
MADDE 76- (1) Avukat, açtığı veya takip ettiği dava ve işlerde, noter tarafından
onaylanan ya da düzenlenen vekâletname aslını veya avukat tarafından onaylanmış aslına
uygun örneğini, dava yahut takip dosyasına konulmak üzere ibraz etmek zorundadır.
Yabancıların Vekaletname Sorunları
Noter Onayı ve Kimlik Tespiti Engelleri
Yabancı müvekkiller, Türkiye’de sıklıkla noter hizmetlerine erişimde ciddi zorluklar yaşamaktadır. Özellikle göçmen, mülteci veya uluslararası koruma arayan kişiler, gerekli kimlik belgelerine sahip olmadıklarında noter evrakları işleme almamaktadır.
Pasaport, kimlik kartı veya ikamet izni gibi evrakların eksikliği, yabancıların vekaletname çıkarmasını imkansız hale getirmekte, bu durum avukatlarının onları yasal olarak temsil etmesini engellemektedir.
Avukatlık Hizmetlerinin Erişilebilirliği Üzerindeki Etkileri
Vekaletname alınamaması sorunu, avukatların yargı sürecindeki temsil yetkilerini doğrudan etkilemektedir.
Mahkemeler vekaletname ibrazı için 1 aylık kesin süre vermekte, vekaletname ibraz edilemediğinde ise davanın açılmamış sayılmasına karar vermektedir.
Vekâletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması MADDE 77-
(1) Vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hâllerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.
(2) Vekâletnamesiz işlem yapmasına izin verilen ancak haklı bir sebep olmaksızın süresi içinde vekâletname ibraz etmeyen avukat, celse harcı ile diğer yargılama giderleri ve karşı tarafın uğradığı zararları ödemeye mahkûm edilir. Bunu kötüniyetle yapan avukat aleyhine, ceza ve disiplin soruşturması açılmasını sağlamak üzere, Cumhuriyet başsavcılığına ve vekilin bağlı olduğu baro başkanlığına durum yazıyla bildirilir.
Bu durum, yabancılar hukuku alanında çalışan avukatların görevlerini yerine getirme kabiliyetlerini ciddi şekilde sınırlamakta, bu da yabancı müvekkillerin adalet arayışında önemli bir engel teşkil etmektedir.
Özellikle, sığınma başvuruları, çalışma ve ikamet izni başvuruları gibi idari işlemlerde avukatların bu engellerle karşılaşması, yabancı müvekkillerin hukuki süreçlere eşit erişimini kökünden kesmektedir.
Yaşanan vekaletname sorununun çözümü için, hukuki temsil erişimini kolaylaştıracak şekilde yabancılar kanununda düzenleme yapılması ve vekaletname alınması hakkında istisnalar getirilmelidir.
Avukatların Haklarının İhlali
Mesleki Özerklik ve Bağımsızlık Sorunları
Vekaletname alınamaması, avukatların mesleki özerkliği ve bağımsızlığı üzerinde ciddi etkiler yaratmaktadır. Vekaletname alamayan ve davayı takip edemeyen avukatın cadde üzerindeki bakkaldan bir farkı kalmaz. Dava takip yetkisi elinden alınan bir avukatın diploması yırtılmış, ofisi kapatılmış, ağzı bantlanmış sayılır.
Avukatlara karşı yapılan bu tutum, hem avukatın iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçunu (TCK 117) oluşturur, hem de ifade özgürlüğüne yapılmış bir darbedir. Adil bir hukuk düzenin bu uygumaya imza atan herkesin soruşturulması, görevden alınması ve cezalandırılması gerekir.
Avukatlık, temelde insanların haklarını savunmak ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunmak üzerine kurulmuş bir meslektir. Avukatlık bir kamu hizmetidir. Avukatın toplumsal meseleleri aydınlatma, haksızlıklara karşı durma görev ve ödevi vardır.
Ancak, özellikle yabancı müvekkillerle çalışan avukatlar için, vekaletname alamama sorunu, bu temel görevlerin yerine getirilmesini zorlaştırmaktadır.
Sorunun geçici çözümü için elden adi yazılı yetki belgesi alınarak sunulmakta ancak mahkemeler tarafından yeterli görülmemektedir. Bu kararlara karşı yargı yolları tüketilmeli ve avukatlar birlik halinde hareket etmelidir.
Hukukun Üstünlüğüne Etkileri
Vekaletname alamama problemi, hukukun üstünlüğü ilkesine de zarar vermektedir. Hukukun üstünlüğü, herkesin hukuk karşısında eşit olması ve hukuki süreçlerin adil ve şeffaf bir şekilde işlemesi prensiplerine dayanır. Ancak, avukatların vekaletname alamaması, davayı takip edememesi, yabancının derdini ifade edemeden sınır dışı işlemlerine tabi tutulması, bu prensiplerin uygulanmasını zorlaştırır.
Avukatların temsil yetkilerinin kısıtlanması, olayların yargıya intikal etmesinin önüne geçerek sorunu kökten çözmekten ibarettir. Talimatı veren makamların niyeti, avukatların vekaletname almasını engelleyerek yargıya sirayet edecek olayları sürüncemeye sokmak bu esnada hak ihlallerinin tespit edilmesini önlemek, mümkün olduğunca hızlı şekilde göçmenleri deport yani sınır dışı etmektir.
Yabancıların Haklarının Engellemesi
Adil Yargılanma Hakkının İhlali
Vekaletname alınamamasının yabancı müvekkiller üzerindeki etkileri, adil yargılanma hakkının ciddi bir ihlali olarak değerlendirilebilir. Özellikle, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında, yabancıların ve uluslararası koruma talebinde bulunan kişilerin yargı mercileri önünde etkin bir şekilde temsil edilebilmesi için vekaletnamelerin önemi büyüktür.
Ancak, bu kişilerin çoğunlukla pasaportsuz veya vatansız olmaları ve bu nedenle noter tarafından onaylanmış veya düzenlenmiş vekaletname çıkarmalarının mümkün olmaması, yargı önünde temsil haklarını ciddi şekilde sınırlamakta hatta yok etmektedir.
Bu durum, Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkına aykırıdır ve yabancıların hukuki süreçlere erişimini engeller.
İnsan Hakları Perspektifinden Değerlendirme
Yabancıların vekaletname alamaması sorunu, uluslararası hukuk normları ve insan hakları standartları açısından da değerlendirilmelidir. Uluslararası İnsan Hakları Bildirgesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi belgelerde yer alan adil yargılanma hakkı ve eşitlik ilkesi, herkes için geçerlidir.
Ancak, yabancıların yargı süreçlerinde temsil edilme haklarının engellenmesi, bu uluslararası standartlara aykırı bir durum yaratmaktadır. Özellikle, Türkiye’nin de taraf olduğu bu sözleşmeler kapsamında, yabancıların hukuki temsil erişimi konusunda yaşadıkları zorluklar, uluslararası toplumda endişe yaratmaktadır. Bu durum, yabancıların temel hak ve özgürlüklerinin korunmasına yönelik uluslararası taahhütlerin ihlali anlamına gelmektedir.
Bu sorunların çözümüne yönelik olarak, yabancıların vekaletname alabilmeleri için gerekli prosedürlerin kolaylaştırılması ve alternatif çözümlerin geliştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, Türkiye’nin uluslararası hukuk taahhütlerine uygun şekilde, yabancıların hukuki temsil erişimini sağlamak üzere yasal düzenlemelerin yapılması önem taşımaktadır.
Vekaletname alınamasa da avukatın yargılamaya devam etmesi, vekaletnamede zorluk çıkartan noterleri şikayet etmesi ve bu konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar taşıması gerekir.
İSTİSNA HALLERDE VEKALETNAME OLMADAN AVUKATLARIN DAVAYA DEVAM EDEBİLECEĞİNİ BELİRTEN EMSAL KARAR
“Gerek kolluk görevlileri ile avukatın ve müvekkili yabancının imzalarının bulunduğu “müdafi –
şüpheli görüşme tutanağı” ile avukat ile müvekkili yabancının imzalarının bulunduğu “yetki
belgesi”nin dosyada bulunması, gerek avukatın müvekkili yabancıyı yetkili ve görevli sulh ceza
hakimliklerinde açtığı davalarda da temsil ettiğinin görülmesi karşısında, davacı vekili tarafından
vekaletnamenin aslı veya onanmış örneğinin dava dosyasına sunulmadığı gerekçesiyle davanın
açılmamış sayılması yolunda verilen kararda isabet yoktur. ” BÖLGE İDARE MAHKEMESİ
İstanbul 10. İdari Dava Dairesi Esas No: 2018/1387 Karar No: 2018/1273 Karar Tarihi: 15.05.2018
Emsal Mahkeme Kararı Tam Metni